ÖLİREM
Tahtacilerden aşşaği gelirem
Düşinirem gara gara
Bir elim cebimde, digerinde cigara
Atarabasi gidir önümde soğan yükli
Yer çelpeşik, çamur
Ahşamdan beri yağir incecik ander yağmur
Köşeyi döndüm, oni gördüm
Atarabasının önünden geçti
Bene bahti
Off... Gözleri ela, sanki yanir
Ele tikildim galdım, ağzım açıh
Herhal beni deli sanir
Durdum galdım, dizlerim titirir
Bir ösgürdüm, bir ösgürdüm
Az galdi boğulim, ona gurban olim
Anasının yanında gidir cump cump
Benim yüregim vurir gümp gümp
Ne oldi bene heç anlamadım
Onnar gidir ben gidirem
Peşlerin heç bırahmirem
Epey gettiler bir dilenciye para verdiler
Neden sonra bahçali bir evden içeri girdiler
Ben galdım gapıda içeri giremirem
Ele üşirem , ele üşirem
Ceryan diregine yaslandım
O ince yağmur yağdi yağdi yağdi
Ben de direginen birlikte paslandım
Ondan sonra her gün orya gettim
O gözlerin yüzünden işi mişi terkettim
Gece ahlıma gelir, gahiram
Sağıma soluma bahiram yoh...
Sonra yatiram
Alma bile yerken, gırmızısıni ona verim diyirem
Ele içim yanir, ele içim yanir ki mantıs gibi
Durmadan çay içirem
Bazen evde galdım mi oturirem birez ağlirem
Sonra
Ne olacah bu halım, ben neydim diye
Vele hevle çekirem
Yüzüme degil de güliller dalıma
Ben de hayret edirem halıma
Ula elin gızi evde oturir
Sene ne davun degir
Senin neler çektigin bilir mi, bilmir
Sen neye üzilirsen, senin neyin diyirem
Gene en çoh oni düşünirem
Bizim orda bir gehve var
Sandalyalari odundan, uzunca ama dar
Arada bir gidirem, çay içirem
Bir emi var, gapiye yahın oturir
Elindeki cigarayi bele çekir çekir savurir
Esgi herif , yaşli
Saçlari tökülmüş, enni gaşli
Bir gün;
Selam verdim, otudum yanına
Boğuldum içtigi cigaranın dumanına
Dedim emi, gusura bahma
İsder beni mehele al, isder alma
Durum bele bele , gidir görirem
Gece gündüz oni düşünir, ölirem
Şöyle yavaş yavaş döndi, yüzüme bahti
Kısdikten yeni bir cigara daha yahti
Dumanıni çekti içine, sonra savurdi
Kısdigi galdırdi, hersinen yere vurdi
Sandalyeden doğruldi, bir daha oturdi
Eyvah oğul, sen getmişsen , ölmüşsen
Bu gara sevdaya benzir p... yemişsen
İsder gül, isder ağla heç farketmez
Oni alsan da , almasan da bu derdin bitmez
Ne diyim, ele zor ki anlatmah
Yaşarken sararıp, galharken boşluğa bahmah
Ne yapsan, ne etsen derdin bitmez
Canın bedende iken, ahlın kar etmez
Allah vere helal süt emmiş ola
Yohsa yandın, gettin, hayatın mahvola
Beni de benden alan bu dert idi
Kor olacah gözlerim, o gözleri niye gördi ki
İçimi yahdın, Allah sabır vere
Bu gehvede sene de bir sandalya düşe
Bol bol ağla, için açılır dedi
Boynuni büyhdi, gafasıni salladi, getti
Galdım masada bir başıma
Neden sonra garson tikildi garşıma
Birşeyler öğrenip yapsaydım bari
Hesabi ödedim, çıhdım dışari
Ellerim cebimde, düşünirem gara gara
Heç düşmez oldi dodağımdan cigara
O gün bugün oldi, hele düşünirem
Bu ne zor derdimiş
Oni görsem de
Oni görmesem de
Ölirem...
SESLİREM
Ey güzel hemşerim, canım cigerim
Arhadaşım, emmim, dayım, yegenim.
Sene candan selam, gönülden hörmet
Sen içimdeki gurbet, üregimdeki hasret
Sene gurban olim, ögünde ölim
Seslirem ya gah gel, ya gahim gelim
İsder herif ol, isder esgetek
İster ehdiyar ol, isdersen bebek
Sen anam, sen bacım, sen gardaşım
Sen nenem, sen dedem, sen dadaşım
Sene gurban olim, ögünde ölim
Seslirem ya gah gel ya gahim gelim
Eller bene beg demiş, e nedim
Senin "ola" deyişin isdirem
Sen bir yanda ben bir yanda ey degil
Bir arada olah diye seslirem
Sene gurban olim ögünde ölim
Seslirem ya gah gel ya gahim gelim
Sen bensen, ben de senem, biz el olamazıh
Eger uzah galırsah bize çoh yazıh
Seni ne gettin sevdigimi biliren
Çünki sen Erzurumsan , Erzurumlusan
Sene gurban olim, ögünde ölim
Seslirem ya gah gel ya gahim gelim.
ACIKTIN MI DADAŞIM
Zaman değişir, türli tevür işler olir
Milli olan herşeyimiz sessizce gaybolir
Bu kayıplari ne arayan ne de soran var,
Size eski yemekleri annatimmi gardaşlar.
Davul bile vurur dengi dengine
GEYSEFE nin eyisi her zaman zengine
Mısıri çekerler südünen HAŞIL ederler
Gış gecelerinde HESİR tutmağa giderler
Hestelere yedirirler sari yağli HASITA
Damara gan gele erden ere maksuda
Kerti eymekleri yumurta, soğan ile yayarlar
Acıkmışın önüne CILBIRA yı koyarlar
Epey zahmetlidir inceden YUMURTA PİLAV
Pisik bile görende der ki miyav miyav
Lahananın galınlarından yapılır acılı KAPUSGA
Guşkananın içinde nasılda gasılır haspa
Un gavurmasından yaparlar sıcak olur HERLE
Soyuh alanlara içirilir terle yavrum terle
Yufgadan üç köşeli kesilmiş TATAR BÖREĞİ
Sari yağdan, yoğurtdan görünmir ki göbeği
Tarhınli yaparlar mercimekli KESME ÇORBASI nı
Dadaş yedimi sever gaynanasıni
Soğan yumurta gavurmadan MIHLAMA
Bulgur pilavi var yanında gıg gıldama
SOĞAN ŞALGAM DOLMASİ hep etinden olir
Şalgamların yanına bolca yoğurt gonur
Peşgunun ortasında garışıh turşi durir
Fanusun gölgeside garşi duvara vurir
BULGUR ŞİLESİ ,
bulunur içinde binbir türli hilesi
Yufgadan keserler degirmi degirmi SİRONİ
Haşmetli tepside sen seyreyle oni
Buğdayi. Arpayi gavururGAVUT ederler
Sari yağli bal şerbetini ortasına töker yerler
Eveliğin yaprağına sarılır LOR DOLMASİ
Yemeklerin h essosu. Alası mı alası
SU BÖREĞİ sofralardan heç eksik olmaz
GEDAYIF DOLMASI'nın üstüne datli bulunmaz
GAZ LOHMASI'nın boyni büklüm büklüm bükülür
EYMEK GEDAYIFI nın üstüne bolca ceviz tökülür
Terbiye görmüş etleri büyük şişe düzerler
Ocağın garşısında hızli hızligezeller
Odun sapli cağa tike tike keserler
ECEM EYMEK, guri soğan yiyemezsen, küserler
Sicah yaz günlerinde ne güzeldir AYRAN AŞİ
Höpürdeterek içmezsen olur gözlerin şaşi
Yanında varsa tandırda gızarmış KELLE
Ardından bir tütün sar, telle babam telle
Her zaman hazır olur yağda gızarmış BİŞİ
Yazın uzun günlerinde yersin etli ÇİRİŞİ
PİRPİRİM'de bulunur bolca sığır gıymasi
Yanında nazli nazli yenir İNCİR DOLMASİ
Toplanır temiz yerden YEMLİK ile TERE
Lavaşınan lorunan muhaggak girer eve
Kartoldan yağdan yapılır BORANİ
Lezzetini bilenler olmuştur mubareğin hayrani
ÇIRTMA LOBİYAYİ gemikli etinen yaparsan
Nar gibi sobaya duzli kartol atarsan
CİLEK SOĞAN'iüç barmağınla tutarsan
Gara gözli TIS ÜVES 'e iştahınan baharsan
Özene özene geldin işin sonuna
Gıymetli arhadaşım geldi girdi goluma
Herhal yengem bişirmiş gavurmali HINGEL
Ehdaman eti, kotanıda aldagel
İşte sokağın başında göründi godida beşe
Gönülde sevgi dolsun ömür geçmesin beleşe
ERZURUM DESDANİ
Yayladır havasi,düzdür ovasi
Tortum’da yetişir elmanın hasi
Dalah baliyinan doldurun tasi
Dillerde söylenir şanın Erzurum.
* * * *
Gış gelende soba,ocah yahılır
Tuluhlara lor peynirin basılır
Kilarlardan lahanalar asılır
Toprağın şüheda senin Erzurum
* * * *
Yiyesen tandırın lor dolmasini
Gezesen Umudum , Tambura’sıni
Zığva, yelek,köstek,çapulasıni
Daşırlar üstünde senin Erzurum
* * * *
Çeşmelerin Yazıci,Ağpungar,Zeynal
Beslenir yaylanda bölük bölük mal
Ağam eylen,bahara sen burda gal
Tarihler tarihi yazan Erzurum
* * * *
Yaz gelende goyun,guzi beslenir
Sen ağlama kömür gözler ıslanır
Gılıç,gama gınlarında paslanır
Gaziler diyari yüce Erzurum
* * * *
Elliki cami gırhüç mehlesi
Garınan beslenir yüzbir çeşmesi
Türbe,Boğaz,İlice yazın gezmesi
Has olur çiçegin, otun Erzurum
* * * *
Gurut ezmesiynen olur kelecoş
Gızılca yapraği olur bir meyhoş
Terege dizilir bahır tas,serpoş
Her şeyde erkani bilen Erzurum
* * * *
Meclisin badesi her yerde çaydır
Meşhur soyuhların gışın üç aydır
Gadıni, erkegi hepsi bir yaydır
Mertlerin yataği güzel Erzurum
* * * *
Toyda birikir yaharlar gına
Gelini, gızi biner paytona
Atlara tahılır al, yeşil vala
Her yerde aranır suyun Erzurum
* * * *
Ramazan olanda gendiller yanar
Çarşıda, bazarda marhama dolar
Genç-ehtiyar-çocuh teravi gılar
Çirişin dağlarda biter Erzurum
* * * *
Cırıt meydanında atlar dolaşır
Ala Begimin cırıdi yana savuşur
Davul,zurna çalar meydan garışır
Yüzbin hatırayi daşır Erzurum
* * * *
Sümmanin, Emrahın , Tivkinli Kâmin
Binbir şiir ile eder kelamın
Deveboynu, Laleli, Nebihanların
Gırmızı laleler biter Erzurum
* * * *
Mendiller çekilir, dutulur barlar
Dutçuda Yunusun Hakka el bağlar
İbrahim Hakkıyı bilenler anlar
Ulular, veliler şehri Erzurum
* * * *
Aşotusuz ayran aşi bişer mi?
Palandöken’lerden yolun aşar mi?
Yolu uğramiyan acep şaşar mi?
Her yerde ikramın olur Erzurum
* * * *
Gelin Geldi, Asbuğa derde şifadır
Erkegi, gadıni hepsi birer paşadır
Elegi, halburi satanlar da poşadır
Sofrasi herkese açıh Erzurum
* * * *
Halvayi bişirip, tasa basarlar
Şişi, gelberiyi tardan asarlar
Hurma datlısıni güzel yaparlar
Aranır yemegin, yağın Erzurum.
Suat Işıklı
|
DADAŞ GELİYOR
Elinde tüfeği, belinde hançer
Sınır boylarından sesler geliyor
Hey hey narasıyla her taraf inler
Sanki cenk alayı , mahşer geliyor
* * * *
Bar başı dikkatle hududu gözler
Yanında koltuğu, bir komut bekler
Kabına sığmayan coşkun erkekler
En sonda uç beyi, poççik geliyor
* * * *
Bir sağa, bir sola sallar kılıcı
Köroğlu’nda seçilir hünerli gücü
Hançerbar’da alır hasmından öcü
Göğsü iman dolu erlik geliyor
* * * *
Yavuz’dan bu yana zafer yolunda
Başında Albayrak, kılıç belinde
Kıratın sırtında, vatan uğrunda
Kahramanlık dolu tarih geliyor
* * * *
Davul zurna sesi coşturur onu
Barında canlanır cenkteki ünü
Dağlar gibi kımıldar, tutulmaz önü
Palandöken ona kalkan geliyor
* * * *
Yayla kartalları, koç yiğitleri
Savaşta düşmanı bırakmaz diri
Kükreyen aslandır sanki her biri
Doğu’nun bekçisi Dadaş geliyor.
PALANDÖKEN
Burda geceler başka yıldızlar başka
Yıllardır yabanım sevgiye aşka
İşim ne yanında gelmesen keşke
Palandöken bakıp durma yüzüme
Gün batımı ufukların bir sızı
Dökülür içime şehrin enkazı
Olsan da süslenmiş bir dadaş kızı
Palandöken bakıp durma yüzüme
Geldiğin yerlerde hala bahar var
Her gece sulardan dolunay doğar
Seninse başında duandır kar
Palandöken bakıp durma yüzüme
Ağlattın sonunda haydi gül şimdi
Seni kamçılayan tipi de dindi
Bu suskunluk gökten mi indi
Palandöken bakıp durma yüzüme
KALKIN GİDEK
Di kalkın dadaşlar bu elden gidek
Görmirmisiz her şey sahte burada
Yalan, dalavere hep bir hizada
Di kalkın dadaşlar bu elden gidek
Söz verir sözünde durmir burali
Ölsen kimse yüzen bahmir olmir orali
Bizler buralara geldik geleli
Dehşete düşmüşsüz di kalkın gidek
Gülüşler hesaplı yüzlerde cila
Tebessümler sahte hep riya
O hevesler o düşler rüyaymış rüya
Di kalkın dadaşlar bu elden gidek
Olmasın sofrada pahlava börek
Sultan sekisinde çayı demliyek
Yeter ki ahbabı dostu dost bilek
Di kalkın dadaşlar bu elden gidek
Bırakın bu şehri bize gidelim
Bizi kucaklayan yüze gidelim
O sıcak dostluğa göze gidelim
Di kalkın dadaşlar bize gidelim.
Size gidelim
Öze gidelim
Öze gidelim.
SENİ ELE SEVİREM Kİ
Seni ele sevirem ki ...
Diyacahsan ki niye?
Ne bilim işde ele!
Seni görende bir hoş olir,
Ölir ölir ölirem...
Ahşam olir davar gelir,nahır gelir, mal gelir
Komlar ahırlar dolir
Sayiram sayiram biri esgik.
Bi daha sayiram
Bi de bahiram ki tamam
Ama üzilirem
Çünki sen gelmirsen
Diyecahsan ki niye?
Bennam işde ele.
Yassi olir
Sekide eymek yiyecağam
Civil lavaşi dürüm edir kıtliram
Sen ahlıma gelirsen yiyemirem
Sen ahlıma gelirsen
Boğazımda dügümlenir
Gene diyirsen ki niye
İşde ele
Anam örtileri sarir
Gendi gendimi yiyirem
O da gidir külli biçare galiram
Gözlerim süzülir, uyiyacağam, uyuyamiram
Gafam garışir, yüregim sıhışir, yatamiram Gene diyirsen niye
İşde ele
Guşluğa doğru daliram Hayal, hülya görirem, sanki yanımdasan
Sevinir, ele bir hoş oliram.
Bir de ayıliram ki , yasdığa sarılmışam
Diyacahsan ki niye
Amaan iş de ele...
Sabah olir, horozlar ötir, gün doğir.
Gahiram, tavuhlara, culuhlara yem verirem
Culuhları dutir dutir öpirem
Onlari bile sene benzedirem
Saggın deme niye
Ne bilim iş de ele.
Gün gibi gelir ay gibi gidirsen
Beni yiye yiye bitirirsen.
Hep ömrümden götürirsen
Seni sevdigimi de çoh ey bilirsen.
Diyirsen ki niye
Bilirsen işde ele...
Babam beni gapiya goymir diyirsen,
Ey halt yiyirsen.
Gomşulara, emin, bibin, ezengile gidirsen.
Madem ele, çıh cama, tırhıca gel!
Yüzün görim bu da bene yeter.
Saggın deme niye?
İşde ele...
YANİ GARA
Ayağında odun nalın, çoh yahışmış Tortum şalın
Datli sözün senin balın, ne güzelsen yani gara.
Görende bir hoş oliram, seni benimen saniram.
Görmeyende de ölirem, ne güzelsen yani gara.
Benden daha ey ohirsan,hanımlar gibi bahirsan,
Hamaratsan çoh tohirsan, ne güzelsen yani gara.
Güzelliğin hışır hışır, nevazil bile yahışır,
Sevgim de sende sıhışır, ne güzelsen yani gara.
Goni gomşi kötülesin, her gören de hotullasın,
Bülbül gibi gelir sesin, ne güzelsen yani gara.
Huyun sordum hısımlaran,bibin demez asla gara
Ama ezen senin yaran, ne güzelsen yani gara.
Ehram,çarşaf senin için, enterin var biçim biçim,
Yahışırdı Allah için, ne güzelsen yani gara.
Gaççik bağlirsan yazmayi, sevirsen bahçe gezmeyi,
Hele bacınnan azmayi, ne güzelsen yani gara.
Peyde çamaşır yıhırsan, çoh endezeli sıhirsan,
Bilirem işden bıhirsan, ne güzelsen yani gara.
Huysuz baban gatlaniram, o cazi anan taniram.
Gardaşın gardaş saniram, ne güzelsen yani gara.
Tırhıci aç yüzün görim, görim de orada ölim,
Hele bir de benim bilim, ne güzelsen yani gara.
Artislere benzetirem, her vahıt duva edirem,
Uyhiya sennen girirem, ne güzelsen yani gara.
Mevladan seni dilirem, davarlar gibi melirem,
Vallah seni çoh sevirem, ne güzelsen yani gara.
ERZURUM'DA BELE DERLER
Çitin adı çeper, oğlak da gıdik
Tay'a kurik derler, köpeğe gudik
Fasulyeye lobiya, bulgura hedik
Mantıya da hıngel derler bizde.
Telis çuval demek,pingel de folluk
Bütüne tomari,tuluma tulluk
Civcivlere cücük,hindiye culuk
Patatese kartol derler bizde.
Un çorbası herle,ahır bizde kom
Bacaya buhari,leviyeye lom
Dantele tentene,tuman ise don
Bedduaya gargış derler bizde.
Sofra bezi dastar,samanlık merek
Demine bayahıt, sergene terek
Çaydanlığa çaynik,kovaya külek
Havluya da peşkir derler bizde.
Sandalyeye iskemle, katı ise perk
Bilmeceye mesel, nadasa da herk
Masal hekat iken, at arkası terk
Yüz örtmeye yaşmak derler bizde.
Dilsizin adı lal, görmeyenin kor
Yoğurt suyu söcük,öksürük de çor
Banyo yapmak çimmek,peynire de lor
Mızıkçıya cığız derler bizde.
Sos anık ve urva,kirişe hetil
Geçen yıla bıldır, yatağa mitil
Kahverengi kavut, bakraca sitil
Yolluğa da cecim derler bizde.
Elbise entari, yumağa kelep,
Koyuna davar, sürüye celep
Çamaşıra esbab, çapraza verev
Rüzgara ülüzgar derler bizde
Mandaya camış, kediye pisik
Sofraya peşkir, danaya mozik
Kuzu ve dananın yatağı kozlik
Divana da seki derler bizde.
Dağ eriği sarol, çeşmeler göze
Annemiz abadır, teyzemiz eze
Halaya bibi, tazeye teze
Bayata da kerti derler bizde.
ERZURUM TABYALARINDAN
Bir simsek çakiyor, yine bir simsek,
Çakiyor Erzurum tabyalarindan!
Dizilmis Nâme'ler, Nineler tek tek,
Bakiyor Erzurum tabyalarindan.
Yediden yetmise, tek vücut, tek can;
Erzurum bir sevda, Erzurum vatan!
Taptaze bir yara gibi hep o kan,
Akiyor Erzurum tabyalarindan.
Bu sevda bir sel ki tesnedir kine,
Bir kez kabardi mi sigmaz bendine..
Bu sevda, yillardir bizi kendine,
Çekiyor Erzurum tabyalarindan.
Ahmet Muhtar Pasa'm, al bizi yürüt!
Küffarin kökünü yeniden kurut!
Dün bugün misali halâ kan, barut,
Kokuyor Erzurum tabyalarindan.
Dadasima artik; ha ates, ha kar,
Burada savasin adi; 'KANLI BAR'.
Ovaya sis degil, mücahit rûhlar,
Çöküyor Erzurum tabyalarindan.
Gökler alev alev, yer bayrak bayrak,
Ya su ufuklara, su daglara bak!
Bu gece dünyaya baska bir safak
Cöküyor Erzurum tabyalarindan.
Bekir Sitki'm, sasma nice bir tarih!
Gündüzü bir tarih, gece bir tarih;
Destani sen degil, koca bir tarih,
Okuyor Erzurum tabyalarindan.
BEKiR SITKI ERDOGAN
MALIM ERZURUM
Ele göresmişem ki burnumda tütir.
Herifi, garısi, canım Erzurum.
Ne olur beni de oriya götür,
Geride birahtim malım Erzurum.
Havasi, suyuni nasi ariram,
Zeheri, zuggumi balim Erzurum.
İnan dutacağım heç bir dalım yoh,
Sen benim son dalım, dalım Erzurum.
Soyuğun bir güzel gışın çoh temiz,
Sen benim beyazım, garım Erzurum.
Tipisi, buzi çoh, zerari heç yoh,
Sopsoyuh bembeyaz yarim Erzurum.
Cumhuriyet Cadden mecburiyettir,
Her sohağin yolun, yolum Erzurum.
Daş mağazalarına girenler erir,
Altını, gümüşü dolum Erzurum.
Cennet pungarina gügümnen gidim,
Dabahhana, Ahpungarim Erzurum.
Gelimde buz gibi suyundan alim,
Yudum yudum içim, ganim Erzurum.
Mehellelerin doli, köşen bucağin,
Çirçirda, Tosyada galim Erzurum.
Her mehellen igit Dadaş ocaği,
Gendimi gollaran sarim Erzurum.
|